
K vitamini, kardiyovasküler sistemin sağlığı, kan pıhtılaşması ve kemik metabolizması için gerekli olan yağda çözünen bir vitamindir. Doğal olarak iki tür K vitamini bulunur: bitkilerde bulunan K1 vitamini (filokinon) ve öncelikle fermente edilmiş ve hayvansal gıdalarda bulunan K2 vitamini (menakinonlar). Menakinonlar, doymamış izoprenil yan zincirlerinin uzunluğuna göre MK-4 ila MK-13 olarak adlandırılır. MK-4, MK-7 ve MK-9 en kapsamlı araştırılmış menakinonlardır. Ek olarak, K3 vitamininin (menadion) sentetik formları mevcuttur; ancak toksisite endişeleri nedeniyle insan beslenmesinde kullanılmazlar. K vitamini eksikliği, malabsorpsiyon sorunları, antikoagülan ilaç etkileşimleri veya yetersiz diyet alımından kaynaklanabilir. Bu, kardiyovasküler hastalık, osteoporoz ve kanama bozuklukları riskini artırabilir.
- Kan pıhtılaşması ve koagülasyon
Karaciğer, K vitamini olmadan protrombin (Faktör II), Faktör VII, IX ve X dahil olmak üzere kan pıhtılaşma faktörlerini sentezleyemez. Bu proteinler, bir yaralanma sırasında aşırı kanamayı önleyen ve kanın düzgün bir şekilde pıhtılaşmasını sağlayan kan pıhtılaşması için gereklidir. Vücut yeterli K vitamini olmadığında bu pıhtılaşma faktörlerini etkili bir şekilde üretemez ve bu da kontrolsüz kanama riskini artırır. K vitamini ayrıca kan pıhtılaşmasının düzenlenmesinden ve tromboza yol açabilen aşırı pıhtılaşmanın önlenmesinden sorumlu olan C ve S proteinlerinin üretimini uyarır.
- Osteoporoz önleme ve kemik sağlığı
K vitamini, kalsiyumu kemik matrisine bağlayan bir protein olan osteokalsini aktive ederek kemik gücünü artırır, böylece mineralizasyonu artırır ve kırık riskini azaltır. Araştırmalara göre, menopoz sonrası kadınlarda yeterli K vitamini alımı osteoporoz riskinin azalması ve kemik yoğunluğunun artmasıyla ilişkilidir. K vitamini eksiklikleri, özellikle yaşlılarda kalça kırıkları olmak üzere kırık riskinin artmasıyla ilişkilendirilmiştir. Ek olarak, araştırmalar K2 vitamininin kemik dokuları tarafından daha fazla kullanılması ve dolaşım süresinin uzaması nedeniyle kemik sağlığını desteklemede K1 vitamininden daha etkili olduğunu göstermektedir. MK-4, Japonya ve Asya'nın diğer bölgelerinde osteoporoz tedavisi olarak 45 mg'lık farmakolojik dozda uygulanmaktadır. Ancak, ABD'de bu kullanım için FDA tarafından onaylanmamıştır.
- Kardiyovasküler avantajları
Matriks Gla-protein (MGP), özellikle arter duvarlarında kalsiyum birikimini engelleyerek arteriyel kalsifikasyonu önleyen MK-7 formu olmak üzere K2 Vitamini tarafından aktive edilir. Araştırmalar, artan K2 vitamini alımı ile kardiyovasküler hastalık riskinin azalması arasında bir korelasyon olduğunu belirlemiştir. Uzun vadeli bir çalışma, daha yüksek miktarda K2 vitamini tüketen bireylerin koroner kalp hastalığı insidansının önemli ölçüde daha düşük olduğunu keşfetmiştir. Ayrıca, K vitamini hipertansiyon ve aterosklerozun önlenmesinde, arteriyel sertliğin azaltılmasında ve endotel aktivitesinin korunmasında rol oynar.
-Yiyecek
Filokinon (K1 Vitamini):
- Yapraklı yeşil sebzeler: Kara lahana, ıspanak, kara lahana ve brokoli
- Bitkisel yağlar: Kanola ve soya fasulyesi yağı
- Otlar: Maydanoz ve fesleğen
- Yeşil bezelye ve kuşkonmaz
- Avokado ve kivi
K2 Vitamini (Menakinonlar):
- Fermente edilmiş yiyecekler Lahana turşusu, peynir ve natto (fermente soya fasulyesi).
- Yumurta sarısı, karaciğer ve süt ürünleri hayvansal ürünlere örnektir.
- Somon, uskumru ve sardalya yağlı balıklara örnektir.
- Et: Sığır eti ve tavuk.
- Tereyağı ve kefir dahil fermente süt ürünleri.
- Diyet takviyeleri
Çoğu multivitamin/mineral takviyesi günlük K vitamini değerinin %75'inden azını içerir. K vitamini tek başına veya kalsiyum, magnezyum ve/veya D vitamini ile birlikte diyet takviyelerinde mevcuttur. Bu takviyelerin multivitamin/mineral takviyelerinden daha geniş bir K vitamini doz aralığı vardır ve bazıları 4.050 mcg veya daha fazlasını sağlar.
Diyet takviyeleri, filokinon veya fitonadion (sentetik bir form) olarak K1 vitamini ve MK-4 veya MK-7 olarak K2 vitamini içerir. K vitamini takviyesi biyoyararlanım verileri azdır. MK-7, fitonadiondan daha uzun bir yarı ömre sahiptir, ancak her ikisi de iyi emilir.
Sağlıklı yetişkinlerde, çeşitli gıdalarda bulunması ve bağırsak mikrobiyotası tarafından üretilmesi nedeniyle K vitamini eksikliği nadirdir. Bununla birlikte, aşağıdakiler gibi belirli demografik özellikler risk altındadır:
- Yenidoğanlar, doğumda yetersiz K vitamini depoları nedeniyle K vitamini takviyesine ihtiyaç duyarlar.
- Malabsorpsiyon sorunları olan kişiler (kistik fibroz, Crohn hastalığı veya çölyak hastalığı dahil)
- Antikoagülan kullanan hastalar (varfarin, K vitaminine bağlı pıhtılaşma faktörlerini inhibe ederek titiz bir izleme gerektirir)
- Kronik karaciğer hastalığı olan kişiler (karaciğer K vitamini metabolizmasındaki kritik rolü nedeniyle)
- Yaşlı ve yetersiz diyet alımı olan hastalar
Eksikliğin belirtileri arasında arteriyel kalsifikasyon riskinin artması, kemiklerin zayıflaması, kolay morarma ve aşırı kanama bulunur. Ciddi eksiklikler kendiliğinden kanamalara veya gastrointestinal kanamaya neden olabilir.
Ulusal Sağlık Enstitüleri (NIH, 2023) K vitamini için aşağıdaki yeterli alım (AI) seviyelerini belirlemiştir:
- Erkekler için günde 120 mikrogram
- Kadınlar için günde 90 mikrogram
- 0-6 aylık bebekler için günde 2 mikrogram
- 1-3 yaş arası çocuklar için günde 30 mikrogram.
- 14-18 yaş arası ergenler için günde 75 mikrogram.
Çoğu insan için bu önerilere uymanın en iyi yolu dengeli bir diyettir. Ancak tıbbi gözetim altında alındığında, takviyeler malabsorpsiyon sorunları olan veya sınırlı diyet alımı olan kişiler için faydalı olabilir.
Diyetteki K vitaminindeki ani değişiklikler kan pıhtılaşma sürelerini etkileyebileceğinden, hastalar kan inceltici varfarinin (Coumadin) etkinliğindeki değişiklikleri önlemek için K vitamini alımlarını düzenlemelidir. Sonuç olarak, dikkatli diyet kontrolü çok önemlidir. Bu hastaların K vitamini açısından zengin yiyecekleri tamamen kaçınmak yerine düzenli olarak yemeye devam etmeleri önerilir. K vitamini metabolizmasına müdahale edebilen diğer ilaçlar arasında safra asidi sekestranları (kolestiramin gibi), antibiyotikler (K vitamini üreten bağırsak mikrobiyotasını değiştirir) ve bazı antikonvülzanlar bulunur.
K vitamini kardiyovasküler koruma, sağlıklı kemikler ve ideal kan pıhtılaşması için gerekli bir besindir. Yapraklı yeşillikler, fermente gıdalar ve sağlıklı yağlar açısından zengin bir diyet tüketmek, optimum seviyeleri korumanıza yardımcı olacaktır. Eksiklik riski altında olanlar, tıbbi gözetim altında takviye veya diyet değişiklikleri düşünmelidir.
Beulens JW, et al., High dietary menaquinone intake is associated with reduced coronary calcification. (2009). https://doi.org/10.1016/j.atherosclerosis.2008.07.010
Booth SL, Roles for vitamin K beyond coagulation. (2009). https://doi.org/10.1146/annurev-nutr-080508-141217
Elder SJ, et al., Vitamin K contents of meat, dairy, and fast food in the US diet. (2006). https://doi.org/10.1021/jf052400h
Erdman Jr JW, Macdonald IA, and Zeisel SH, Present knowledge in nutrition. 2012: John Wiley & Sons. https://onlinelibrary.wiley.com/doi/book/10.1002/9781119946045
Geleijnse JM, et al., Dietary intake of menaquinone is associated with a reduced risk of coronary heart disease: the Rotterdam Study. (2004). https://doi.org/10.1093/jn/134.11.3100
Gundberg CM, Lian JB, and Booth SL, Vitamin K-dependent carboxylation of osteocalcin: friend or foe? (2012). https://doi.org/10.3945/an.112.001834
Harris W, Encyclopedia of dietary supplements. (2010). https://doi.org/10.1201/b13959
Health NIo. Vitamin K: Fact Sheet for Health Professionals. 2023 [cited 2025 February 22, 2025]; Available from: https://ods.od.nih.gov/factsheets/VitaminK-HealthProfessional/.
Intakes SCotSEoDR, et al., Dietary reference intakes for vitamin A, vitamin K, arsenic, boron, chromium, copper, iodine, iron, manganese, molybdenum, nickel, silicon, vanadium, and zinc. 2002: National Academies Press. https://www.ncbi.nlm.nih.gov/books/NBK222310/
Kearon C, et al., Antithrombotic therapy for venous thromboembolic disease: American College of Chest Physicians evidence-based clinical practice guidelines. (2008). https://doi.org/10.1378/chest.08-0658
L. Booth S, Vitamin K: food composition and dietary intakes. (2012). https://doi.org/10.3402/fnr.v56i0.5505
Rejnmark L, et al., No effect of vitamin K 1 intake on bone mineral density and fracture risk in perimenopausal women. (2006). https://doi.org/10.1007/s00198-005-0044-3
Saldanha LG, Dwyer JT, and Bailen RA, Modernization of the national institutes of health dietary supplement label database. (2021). https://doi.org/10.1016/j.jfca.2021.104058
Schurgers LJ and Vermeer C, Determination of phylloquinone and menaquinones in food: effect of food matrix on circulating vitamin K concentrations. (2001). https://doi.org/10.1159/000054147
Shearer MJ, Vitamin K deficiency bleeding (VKDB) in early infancy. (2009). https://doi.org/10.1016/j.blre.2008.06.001
Walther B, et al., Menaquinones, bacteria, and the food supply: the relevance of dairy and fermented food products to vitamin K requirements. (2013). https://doi.org/10.3945/an.113.003855
Yaegashi Y, et al., Association of hip fracture incidence and intake of calcium, magnesium, vitamin D, and vitamin K. (2008). https://doi.org/10.1007/s10654-008-9225-7