
Tabi ki bu abartılı ve esprli bir ifade ama son yıllarda bilim, bağırsaklarımızın sadece sindirimle ilgili olmadığını; beynimiz, ruh halimiz ve bilişsel fonksiyonlarımız üzerinde doğrudan etkili olduğunu kanıtladı. Bağırsak mikrobiyotamızın dengesi, karar alma yetimizden stres seviyemize kadar her şeyi etkiliyor.
Bağırsak-Beyin Aksı
Bağırsaklarımız “ikinci beyin” olarak adlandırılıyor çünkü beyinle doğrudan iletişim halinde! Mikrobiyotamız, serotonin gibi nörotransmitterlerin üretimini düzenleyerek ruh halimizi ve stres seviyemizi belirliyor.
Peki, bağırsak sağlığımızı nasıl koruyabiliriz?
Prebiyotikler: Sindirilemeyen karbonhidratlar olup, bağırsaktaki yararlı bakterilerin besin kaynağıdır. (Soğan, sarımsak, muz, havuç)
Probiyotikler: Canlı mikroorganizmalardır, bağırsak florasını dengeler. (Yoğurt, kefir, turşu, şalgam)
Postbiyotikler: Probiyotiklerin ürettiği faydalı bileşiklerdir, bağırsak bariyerini güçlendirir.
Bağırsak sağlığı bozulduğunda ne olur?
- Bilişsel fonksiyonlarda azalma
- Stres ve depresyon riski artışı
- Bağışıklık sisteminin zayıflaması
Bağırsaklarımızın sağlığına dikkat etmek, sadece bedensel değil, zihinsel sağlığımız için de kritik! Prebiyotik, probiyotik ve postbiyotik içeren besinleri dengeli şekilde tüketerek zihinsel ve duygusal sağlığımızı destekleyelim.