Connect with us

Sağlık Risklerinden Doğal Tedavi Yöntemlerine Kadar Kolesterol İle İlgili Bilmeniz Gereken Her Şey

Rektör Danışmanı, Dekan Yardımcısı ve Öğretim Üyesi - İstanbul Kent Üniversitesi, Eczacılık Fakültesi, Farmokoloji Anabilim Dalı
Misafir Öğretim Üyesi - University College London, Makine Mühendisliği ve Tıp Fakültesi, UK
Misafir Öğretim Üyesi - University of Aveiro, Biomedikal Mühendisliği Fakültesi, Portekiz
Öğretim Üyesi – İstanbul Kent Üniversitesi, Eczacılık Fakültesi, Biyokimya Anabilim Dalı

"Sağlıklı bir yaşam için kolesterolünüzü tanıyın; doğru bilgilerle risklerinizi azaltın ve sağlığınızı güvence altına alın."

Sağlık Risklerinden Doğal Tedavi Yöntemlerine Kadar Kolesterol İle İlgili Bilmeniz Gereken Her Şey

Kolesterol nedir?

Kolesterol, vücudumuzda doğal olarak bulunan ve yaşam için gerekli olan, karaciğer tarafından üretilen, vücudun hücre oluşturmak, vitamin ve diğer hormonları üretmek için kullandığı mumsu, yağ benzeri bir maddedir. Hücre zarlarının yapısında yer alarak hücrelerin esnekliğini sağlar, ayrıca bazı hormonların ve D vitamininin üretiminde görev alır. Vücut, ihtiyacı olan kolesterolün büyük kısmını karaciğerde üretirken, bir kısmı da hayvansal gıdalarla alınır. Kolesterol vücutta proteinlerle birleşerek lipoproteinler halinde taşınır. Bu lipoproteinlerin iki ana türü vardır: Düşük yoğunluklu lipoprotein (LDL) ve yüksek yoğunluklu lipoprotein (HDL). LDL, “kötü” kolesterol olarak bilinir, çünkü yüksek seviyelerde damar duvarlarına yapışarak plak* oluşturabilir ve damar tıkanıklığına neden olabilir. HDL ise “iyi” kolesterol olarak adlandırılır, çünkü fazla kolesterolü karaciğere taşıyarak vücuttan atılmasını sağlar. Dengeli bir kolesterol düzeyi, kalp ve damar sağlığı için kritik öneme sahiptir. Ancak fazla kolesterol, özellikle LDL, arter (atar damar) duvarlarında birikerek kalp hastalıkları, inme ve damar tıkanıklığı gibi ciddi sağlık sorunlarına yol açabilir. Kolesterol seviyeleri genellikle beslenme, yaşam tarzı ve genetik faktörlerden etkilenir. Düzenli kontroller, olası risklerin erken fark edilmesi açısından büyük önem taşır.

* Plak: Damar iç yüzünde oluşan ve damarı daraltan yapılardır.

Yüksek kolesterol neden tehlikelidir?

Yüksek kolesterol, özellikle LDL’nin yüksek seviyelerde olması, kalp ve damar sağlığı için büyük bir risk oluşturur. LDL kolesterol, kan damarlarının iç duvarlarına yapışarak zamanla plak adı verilen yağ birikimlerine neden olabilir. Bu plaklar, damarların daralmasına ve sertleşmesine yol açan ateroskleroz adı verilen bir duruma neden olur. Ateroskleroz, kalp krizi ve inme gibi ciddi kardiyovasküler hastalıklara zemin hazırlayabilir. Damarların daralması, kalbe veya beyne yeterli kanın gitmemesine yol açabilir. Kalp krizi, bir koroner arterin tıkanması sonucunda kalp kasına kan akışının aniden durmasıyla ortaya çıkar. İnme ise beyne giden kan akışının azalması ya da tamamen durmasıyla meydana gelir. Bu durumlar genellikle belirti vermediği için yüksek kolesterol sinsi bir tehdit olarak kabul edilir. Yüksek kolesterolün zararlı etkileri yıllar boyunca fark edilmeyebilir, ancak damar tıkanıklığı gibi komplikasyonlar aniden ve ciddi sonuçlarla ortaya çıkabilir. Bu nedenle, yüksek kolesterolü önlemek veya yönetmek, sağlıklı beslenme, egzersiz ve gerektiğinde ilaç tedavisi ile mümkündür.

Kolesterol seviyemi nasıl öğrenebilirim?

Kolesterol seviyenizi öğrenmenin en güvenilir yolu, bir sağlık kuruluşunda yaptıracağınız kan testidir. Bu test genellikle "lipid paneli" veya "lipid profili" olarak adlandırılır ve kanda bulunan farklı lipoprotein türlerinin seviyelerini ölçer. Test sonucunda toplam kolesterol, LDL (düşük yoğunluklu lipoprotein), HDL (yüksek yoğunluklu lipoprotein) ve trigliserit seviyeleri belirlenir. Kolesterol testi genellikle aç karnına yapılır, çünkü yediğiniz yiyecekler kısa vadede kolesterol seviyenizi etkileyebilir. Testin doğru sonuç vermesi için, doktorunuz size testten önce en az 9-12 saat aç kalmanızı önerebilir. Kolesterol seviyelerinin düzenli olarak kontrol edilmesi, özellikle 40 yaş üstü bireylerde, kalp hastalığı riskini belirlemek için önemlidir. Ailede kalp hastalığı veya yüksek kolesterol öyküsü varsa, bu test daha erken yaşlarda da yapılabilir. Test sonuçlarına göre doktorunuz, yaşam tarzı değişiklikleri veya gerekli görülürse ilaç tedavisi önererek kolesterol seviyelerinizi kontrol altında tutmanıza yardımcı olabilir. Ayrıca, yüksek kolesterol genellikle belirti vermediğinden, düzenli tarama testleri kalp ve damar hastalıkları riskini önceden tespit etmek için kritik öneme sahiptir.

Kolesterol seviyeleri kaç olmalıdır?

Kolesterol seviyeleri, sağlıklı bir yaşam sürdürebilmek için belirli aralıklarda tutulmalıdır. Kan testlerinde dört ana değer ölçülür: Toplam kolesterol, LDL, HDL ve trigliseritler.

  • Total kolesterol: Sağlıklı bir yetişkin için total kolesterol seviyesinin 200 mg/dL’nin altında olması önerilir. 200-239 mg/dL arası sınırda, 240 mg/dL üzeri ise yüksek olarak değerlendirilir. 
  • LDL (kötü kolesterol): LDL seviyeleri ise 100 mg/dL’nin altında olmalıdır. LDL’nin 100-129 mg/dL arası normal, 130-159 mg/dL sınırda yüksek, 160-189 mg/dL ise yüksek kabul edilir. 130 mg/dL’nin üzerindeki değerler kalp hastalığı riskini artırabilir. 
  • HDL (iyi kolesterol): HDL seviyesi ise erkeklerde 40 mg/dL’nin, kadınlarda ise 50 mg/dL’nin üzerinde olmalıdır. HDL ne kadar yüksek olursa, kalp hastalığı riski o kadar düşük olur. 
  • Trigliseritler: Trigliseritler ise 150 mg/dL’nin altında olmalıdır. 151-200 mg/dl sınırda yüksek seviyededir, 201-499 mg/dl yüksek seviyededir. 500 mg/dl ve üzeri ise çok yüksek seviye anlamına gelmektedir. Yüksek trigliserit seviyeleri de kalp hastalığı riskini artırabilir. 

Kolesterol seviyelerini kontrol altında tutmak için sağlıklı beslenme, düzenli egzersiz, sigaradan kaçınma ve fazla kiloların verilmesi önemlidir. Özellikle LDL’nin düşürülmesi, kalp ve damar sağlığını korumak için kritik bir adımdır. Yüksek risk grubunda olan bireyler için doktorlar ilaç tedavisi de önerebilir. Kolesterol seviyelerinizin düzenli olarak kontrol edilmesi, olası risklerin erken teşhis edilmesine yardımcı olur.

HDL ve LDL kolesterol arasındaki fark nedir?

Kolesterol iki ana türde taşınır: HDL (iyi kolesterol veya yüksek yoğunluklu lipoprotein) ve LDL (kötü kolesterol veya düşük yoğunluklu lipoprotein). Bu iki tür kolesterolün işlevleri ve sağlık üzerindeki etkileri oldukça farklıdır. HDL, "iyi" kolesterol olarak bilinir, çünkü fazla kolesterolü kan damarlarından alarak karaciğere taşır. Karaciğerde işlenen bu kolesterol daha sonra vücuttan atılır. Yüksek HDL seviyeleri, kalp ve damar hastalıkları riskini azaltabilir çünkü damarların temizlenmesine ve damar tıkanıklıklarının önlenmesine yardımcı olur. LDL ise "kötü" kolesterol olarak adlandırılır, çünkü yüksek seviyelerde olması damarların iç duvarlarına yapışarak plak oluşumuna neden olabilir. Bu plaklar zamanla arterleri daraltarak kan akışını zorlaştırır ve ateroskleroz gibi hastalıklara yol açabilir. Ateroskleroz, kalp krizi, inme ve periferik arter hastalığı gibi ciddi sağlık sorunlarına zemin hazırlar. LDL’nin yüksek olması tehlikeli olsa da HDL seviyelerinin yüksek tutulması kalp hastalığı riskini azaltmak için önemlidir. Dolayısıyla, kolesterol yönetimi hem LDL seviyelerini düşürmeye hem de HDL seviyelerini artırmaya yönelik olmalıdır.

Kolesterol yüksekliği nasıl anlaşılır?

Kolesterol yüksekliği, genellikle belirti vermediği için “sessiz bir tehlike” olarak tanımlanır. Yüksek kolesterol, özellikle LDL’nin artması, damarlarda plak birikmesine neden olur ve bu süreç genellikle yıllar boyunca fark edilmeyebilir. Bunun sonucunda kalp krizi veya inme gibi ciddi durumlar yaşanana kadar kişi kolesterol seviyelerinin yüksek olduğunun farkına varmayabilir. Kolesterol yüksekliğini anlamanın en güvenilir yolu düzenli kan testleri yaptırmaktır. Ancak bazı durumlarda, ciltte kolesterol birikimlerinden kaynaklanan küçük yağ nodülleri (ksantomlar) oluşabilir. Göz çevresinde sarımsı yağ birikintileri de kolesterol yüksekliğinin işareti olabilir. Ailede yüksek kolesterol geçmişi olan bireylerde genetik yatkınlık nedeniyle genç yaşlarda da yüksek kolesterol görülebilir. Özellikle ailede kalp hastalığı, kalp krizi veya yüksek kolesterol öyküsü varsa, düzenli olarak kolesterol seviyelerinizi kontrol ettirmeniz önerilir. Kolesterol seviyelerinin yüksek olup olmadığını anlamak için belirli bir yaşın üzerine çıkmadan önce bile test yaptırmak önemlidir. Bu sayede, yüksek kolesterolün olası komplikasyonları erken dönemde önlenebilir.

Kolesterolü düşürmek için hangi yaşam tarzı değişiklikleri yapılmalıdır?

Kolesterol seviyelerini düşürmek için yapılabilecek en önemli yaşam tarzı değişiklikleri arasında sağlıklı beslenme, düzenli egzersiz ve kilo kontrolü yer alır. İlk olarak, doymuş ve trans yağlardan zengin gıdaların tüketimini azaltmak gerekir. Doymuş yağlar genellikle kırmızı et, tam yağlı süt ürünleri ve bazı işlenmiş gıdalarda bulunur. Bu yağlar, LDL (kötü) kolesterol seviyelerini artırarak kalp hastalığı riskini yükseltir. Trans yağlar ise margarinler, paketlenmiş atıştırmalıklar ve fast food gıdalarda bulunur ve hem LDL’yi yükseltir hem de HDL (iyi) kolesterolü düşürür. Bu nedenle, trans yağlardan tamamen kaçınmak önerilir. Daha fazla lif içeren gıdalar, özellikle tam tahıllar, sebzeler ve meyveler tüketmek de kolesterolü düşürmeye yardımcı olabilir. Lif, bağırsaklarda kolesterolün emilimini azaltarak vücuttan atılmasını sağlar. Haftada en az 150 dakika orta yoğunlukta egzersiz yapmak, HDL seviyelerini artırarak LDL’yi düşürmeye katkı sağlar. Egzersiz aynı zamanda kilo kontrolüne de yardımcı olur, çünkü fazla kilo kolesterol seviyelerini olumsuz etkileyebilir. Ayrıca sigarayı bırakmak ve alkol tüketimini sınırlandırmak da kalp ve damar sağlığını koruma açısından önemlidir. Sigarayı bırakmak, HDL seviyelerini yükseltir ve kalp sağlığını iyileştirir. Son olarak, stres yönetimi de kolesterol seviyeleri üzerinde olumlu etkiler yaratabilir, çünkü kronik stres dolaylı olarak kolesterolü artırabilir.

Kolesterol ilaçları nelerdir?

Kolesterol seviyelerini kontrol altına almak için kullanılan ilaçlar arasında en yaygın olanı statinlerdir. Statinler, karaciğerde kolesterol üretimini azaltarak LDL kolesterolü düşürür. Aynı zamanda damarların iç yüzeyinde plak birikimini önlemeye yardımcı olabilir ve böylece kalp krizi ve inme riskini azaltır. Statinler dışında kullanılan diğer ilaçlar arasında ezetimib ve PCSK9 inhibitörleri yer alır. Ezetimib, bağırsaklardan kolesterol emilimini azaltır, böylece kanda dolaşan LDL seviyelerini düşürür. PCSK9 inhibitörleri ise vücutta LDL reseptörlerinin sayısını artırarak karaciğerin daha fazla LDL kolesterolü temizlemesine yardımcı olur. Bu ilaçlar, genellikle genetik olarak yüksek kolesterol seviyelerine sahip bireylerde kullanılır. Safra asidi bağlayıcı reçineler de LDL kolesterol seviyelerini düşürmek için kullanılır. Bu ilaçlar, safra asitlerinin bağırsakta emilimini engelleyerek karaciğerin daha fazla kolesterolü safra asidi üretmek için kullanmasına yol açar, bu da kanda LDL seviyelerinin düşmesine yardımcı olur. Nikotinik asit ve fibratlar da trigliserid seviyelerini düşürmek için kullanılabilir. Ancak, bu ilaçların hepsi doktor kontrolünde kullanılmalı ve yan etkiler göz önünde bulundurulmalıdır. Kolesterol ilaçları yaşam tarzı değişiklikleri ile birlikte daha etkili olmaktadır.

Kolesterol diyeti nedir?

Kolesterol diyeti, kolesterol seviyelerini düşürmeye yönelik bir beslenme planıdır ve LDL (kötü) kolesterolü azaltırken HDL (iyi) kolesterolü artırmayı hedefler. Bu diyetin temel prensipleri arasında doymuş ve trans yağların tüketimini azaltmak, daha fazla lifli gıda tüketmek ve sağlıklı yağlara yönelmek yer alır. Doymuş yağlar genellikle kırmızı et, tereyağı ve tam yağlı süt ürünlerinde bulunur ve kolesterol seviyelerini yükseltir. Trans yağlar ise işlenmiş ve paketlenmiş gıdalarda yer alır ve hem LDL’yi artırır hem de HDL’yi düşürür, bu yüzden mümkün olduğunca kaçınılmalıdır. Sağlıklı yağlar, zeytinyağı, avokado, balık ve fındık gibi gıdalardan elde edilebilir. Bu yağlar, HDL’yi artırarak damar sağlığını korumaya yardımcı olur. Omega-3 yağ asitleri içeren somon, uskumru gibi balıklar da kolesterol diyetinin önemli bir parçasıdır. Lifli gıdalar, özellikle yulaf, arpa, fasulye, meyve ve sebzeler, kolesterolün bağırsaklardan emilimini azaltarak vücuttan atılmasını sağlar. Ayrıca, tam tahıllı gıdalar ve yeşil yapraklı sebzeler hem kalp sağlığını destekler hem de kolesterol seviyelerini düşürmeye yardımcı olur. Kolesterol diyeti uygularken, besin etiketlerini dikkatlice okumak ve işlenmiş gıdalardan uzak durmak önemlidir. Sağlıklı bir diyet, düzenli egzersiz ve kilo kontrolü ile birlikte uygulandığında kolesterol seviyelerini doğal olarak düşürmeye yardımcı olabilir. Lütfen bu konuda diyetisyeninize başvurunuz.

Diyetle kolesterolü ne kadar düşürebilirim?

Diyetle kolesterol seviyelerini düşürmek mümkündür, ancak bu kişiden kişiye değişebilir. Araştırmalar, sağlıklı bir diyetin LDL kolesterolü %5 ila %15 oranında azaltabileceğini göstermektedir. Ancak, bu oranlar yaşam tarzı faktörlerine, genetik yatkınlığa ve mevcut kolesterol seviyelerine bağlı olarak değişiklik gösterebilir. Kolesterol diyeti genellikle lif bakımından zengin ve doymuş yağlar açısından fakir besinlerin tüketilmesini içerir. Yulaf, arpa, baklagiller ve tam tahıllar gibi lif açısından zengin gıdalar, kolesterolün bağırsaklardan emilimini azaltarak vücuttan atılmasını sağlar. Bu da LDL kolesterolün düşmesine katkıda bulunur. Ayrıca, doymuş yağların yerini sağlıklı yağlarla (örneğin, zeytinyağı, avokado) almak, HDL kolesterolü artırabilir. Özellikle Omega-3 yağ asitleri içeren somon ve uskumru gibi balıklar, trigliserit seviyelerini düşürerek kolesterol yönetiminde önemli bir rol oynar. Bununla birlikte, diyetle elde edilecek kolesterol düşüşü sınırlı olabilir ve bazı bireyler için ilaç tedavisi de gerekebilir. Diyetle kolesterol düşürme süreci uzun vadeli bir çaba gerektirir ve sonuçlar genellikle 3-6 ay içinde gözlemlenebilir. Diyetle birlikte düzenli egzersiz ve kilo kaybı da kolesterol seviyelerinin daha da iyileşmesine katkı sağlar. Lütfen bu konuda diyetisyeninize başvurunuz.

Kolesterol seviyeleri yaşla birlikte artar mı?

Evet, kolesterol seviyeleri genellikle yaşla birlikte artar. Bunun temel nedeni, yaşlandıkça vücudun kolesterolü işlemedeki etkinliğinin azalması ve metabolizmanın yavaşlamasıdır. Genç yaşlarda vücut, kolesterolü daha verimli bir şekilde kullanırken, yaşlandıkça kolesterolün kan dolaşımında birikme olasılığı artar. Özellikle LDL (kötü) kolesterol seviyeleri, yaşla birlikte yükselme eğilimindedir. Aynı şekilde HDL (iyi) kolesterol seviyeleri de yaşla birlikte azalma gösterebilir. Kadınlar için menopoz sonrası dönemde kolesterol seviyelerinde daha hızlı bir artış gözlemlenir. Bu, östrojen hormonunun azalmasıyla ilişkilidir; östrojen, kolesterol seviyelerinin dengelenmesine yardımcı olur ve menopoz öncesinde kadınlarda LDL seviyelerini düşük tutar. Ancak menopozdan sonra östrojenin düşmesiyle birlikte LDL seviyeleri artabilir ve bu da kalp hastalığı riskini artırabilir. Bu nedenle yaşlandıkça düzenli kolesterol kontrolleri yapmak önemlidir. Sağlıklı bir yaşam tarzı sürdürmek, yaşın ilerlemesiyle birlikte kolesterol seviyelerinin kontrol altında tutulmasına yardımcı olabilir. Beslenme, egzersiz ve gerekiyorsa ilaç tedavisi, yaşa bağlı kolesterol artışını dengelemek için önemlidir.

Stres kolesterolü yükseltir mi?

Evet, stres kolesterol seviyelerini yükseltebilir. Uzun süreli veya kronik stres, vücuttaki hormon dengesini etkileyerek LDL (kötü) kolesterol seviyelerini artırabilir ve HDL (iyi) kolesterol seviyelerini düşürebilir. Stresli durumlar sırasında vücut daha fazla kortizol ve adrenalin üretir. Bu hormonlar, vücudun enerji ihtiyacını karşılamak için yağ asitlerinin ve glikozun kana salınmasına neden olur. Bu süreç, uzun vadede kolesterol seviyelerini yükseltebilir. Ayrıca, stres altındaki bireyler sıklıkla sağlıksız beslenme alışkanlıklarına yönelir, aşırı yemek yer veya daha fazla doymuş yağ ve şeker tüketirler. Bu da kolesterol seviyelerinin yükselmesine katkıda bulunabilir. Sigara içmek, alkol tüketimini arttırmak ve fiziksel aktiviteyi azaltmak gibi stresle başa çıkmak için kullanılan sağlıksız yöntemler de kolesterol seviyelerini olumsuz etkileyebilir. Kronik stres ayrıca uyku düzenini bozabilir, bu da metabolizmayı olumsuz yönde etkileyerek kolesterol seviyelerinin artmasına yol açabilir. Stresle başa çıkmak için sağlıklı stratejiler geliştirmek, kolesterol seviyelerini kontrol altında tutmak açısından önemlidir. Düzenli fiziksel aktivite, stresin vücutta yarattığı olumsuz etkileri azaltabilir ve aynı zamanda HDL kolesterol seviyelerini artırabilir. Meditasyon, yoga ve derin nefes egzersizleri gibi gevşeme teknikleri de stres yönetiminde faydalı olabilir. Stresi azaltarak genel sağlığınızı iyileştirmek ve kolesterol seviyelerinizi düşürmek mümkündür. Bunun yanı sıra, sağlıklı bir diyet ve düzenli egzersizle stresin olumsuz etkilerini hafifletebilir, böylece kalp hastalığı riskini azaltabilirsiniz.

Ailede kolesterol yüksekliği varsa ne yapmalıyım?

Eğer ailede yüksek kolesterol öyküsü varsa, bu durum kalıtsal olabileceği için kolesterol seviyelerinizi düzenli olarak kontrol ettirmeniz önemlidir. Ailevi hiperkolesterolemi adı verilen genetik bir durum, kolesterolün kanda birikmesine ve normalden daha yüksek seviyelerde olmasına neden olabilir. Bu genetik rahatsızlık, LDL (kötü) kolesterol seviyelerinin çok yüksek olmasına yol açar ve kalp hastalığı riskini artırır. Ailevi hiperkolesterolemi olan kişiler genellikle genç yaşlardan itibaren yüksek kolesterol seviyelerine sahip olabilirler.

Aile geçmişinizde kalp krizi, inme veya yüksek kolesterol vakaları varsa, sağlık profesyonelleriyle görüşerek riskinizi belirlemelisiniz. Bu durumda daha sık kolesterol testi yaptırmak ve erken müdahale etmek, olası komplikasyonları önlemeye yardımcı olabilir. Ayrıca, kolesterol seviyelerini düşürmeye yönelik diyet ve yaşam tarzı değişiklikleri yapmak, genetik riskinizi azaltmaya yardımcı olabilir. Bazı durumlarda, sadece yaşam tarzı değişiklikleri yeterli olmayabilir ve doktorunuz size kolesterolü kontrol altında tutmak için ilaç tedavisi önerebilir.

Eğer ailede yüksek kolesterol varsa, sağlıklı bir yaşam tarzını benimsemek daha da büyük bir öneme sahiptir. Bu, düzenli egzersiz yapmak, sağlıklı beslenmek, sigarayı bırakmak ve stresi yönetmek gibi adımları içermelidir. Genetik faktörler kontrol edilemez olsa da yaşam tarzı değişiklikleri kolesterol seviyelerini ve kalp hastalığı riskini önemli ölçüde etkileyebilir.

Trigliseritler nedir ve kolesterolden farkı nedir?

Trigliseritler, kandaki bir başka yağ türüdür ve kolesterol ile karıştırılmaması gerekir. Kolesterol, hücre zarlarının yapısında ve hormon üretiminde kullanılırken, trigliseritler enerji deposu olarak görev yapar. Yemek yediğinizde, vücudunuz ihtiyaç duyduğundan fazla kaloriyi trigliseritlere dönüştürür ve bunları yağ hücrelerinde depolar. Daha sonra vücut enerjiye ihtiyaç duyduğunda bu trigliseritleri kullanır.

Trigliserit seviyeleri genellikle yüksek olduğunda kalp hastalığı riski artar, özellikle de yüksek LDL ve düşük HDL kolesterol seviyeleri ile bir arada görüldüğü durumlarda. Yüksek trigliserit seviyeleri, pankreatit* gibi diğer sağlık sorunlarına da yol açabilir. Trigliserit seviyelerini kontrol altında tutmak için sağlıklı beslenme, düzenli egzersiz ve kilo kontrolü önemlidir. Fazla şeker ve rafine karbonhidrat tüketiminden kaçınmak, trigliserit seviyelerinin düşmesine yardımcı olabilir. Aynı zamanda, fazla alkol tüketimi de trigliserit seviyelerini artırabilir, bu nedenle alkol tüketimini sınırlamak da faydalıdır. Trigliserit seviyelerini öğrenmek için kan testi yapılması gereklidir, bu test genellikle kolesterol testleri ile birlikte gerçekleştirilir.

*Pankreatit: Pankreas iltihabıdır.

Kolesterol seviyemi nasıl doğal yollarla düşürebilirim?

Kolesterol seviyelerini doğal yollarla düşürmek için yaşam tarzında yapabileceğiniz değişiklikler oldukça etkilidir. İlk olarak, beslenme alışkanlıklarını değiştirmek en önemli adımdır. Doymuş ve trans yağlardan uzak durarak, daha fazla lif içeren gıdalar tüketmek kolesterolü düşürmeye yardımcı olabilir. Yulaf, arpa, fasulye, sebzeler ve meyveler gibi lif bakımından zengin gıdalar, kolesterolün bağırsaklardan emilimini azaltarak vücuttan atılmasını sağlar. Omega-3 yağ asitleri içeren balıklar (somon, uskumru) trigliserit seviyelerini düşürmek için mükemmel bir kaynaktır. Lütfen bu konuda diyetisyeninize başvurunuz.

Düzenli fiziksel aktivite de kolesterolü düşürmenin doğal yollarından biridir. Haftada en az 150 dakika orta yoğunlukta egzersiz yapmak, HDL (iyi kolesterol) seviyelerini artırırken LDL’yi (kötü kolesterol) azaltabilir. Ayrıca, kilo vermek, fazla kilolu bireylerde kolesterol seviyelerinin düşmesine katkı sağlar. Sigarayı bırakmak da HDL kolesterol seviyelerini yükseltir ve genel kalp sağlığını iyileştirir. Bunun yanında alkol tüketimini sınırlamak da kolesterol seviyelerinin kontrol altına alınmasında önemlidir. Bazı doğal takviyeler de kolesterol seviyelerinin düşürülmesine yardımcı olabilir. Örneğin, balık yağı, çörek otu yağı ve lif takviyeleri bu amaçla kullanılabilir, ancak bu tür takviyelerin kullanımı öncesinde doktorunuza ve eczacınıza danışmanız önemlidir.

Kolesterol seviyelerini doğal yollarla düşürmek, zaman ve kararlılık gerektiren bir süreçtir. Ancak sağlıklı yaşam tarzı değişiklikleri ile hem kolesterol seviyelerinizi kontrol altında tutabilir hem de genel sağlığınızı iyileştirebilirsiniz.

  1. 1. Huff T, Boyd B, and Jialal I, Physiology, Cholesterol, in StatPearls. 2024, StatPearls Publishing Copyright © 2024, StatPearls Publishing LLC.: Treasure Island (FL).

    2. Craig M, Yarrarapu SNS, and Dimri M, Biochemistry, Cholesterol, in StatPearls. 2024, StatPearls Publishing Copyright © 2024, StatPearls Publishing LLC.: Treasure Island (FL).

    3. Lee Y and Siddiqui WJ, Cholesterol Levels, in StatPearls. 2024, StatPearls Publishing Copyright © 2024, StatPearls Publishing LLC.: Treasure Island (FL).

    4. Jung E, et al., Serum Cholesterol Levels and Risk of Cardiovascular Death: A Systematic Review and a Dose-Response Meta-Analysis of Prospective Cohort Studies. (2022).

    5. Gao Y, et al., US Trends in Cholesterol Screening, Lipid Levels, and Lipid-Lowering Medication Use in US Adults, 1999 to 2018. (2023).

    6. Choi Y and Lee HJ, Do Regular Cholesterol Screenings Lead to Lower Cholesterol Levels and Better Health Behaviors for All? Spotlight on Middle-Aged and Older Adults in the United States. (2017).

    7. Hernáez Á, et al., Role of HDL function and LDL atherogenicity on cardiovascular risk: A comprehensive examination. (2019).

    8. Janse Van Rensburg WJ, Life Change Alone Sufficient to Lower Cholesterol in Male Patient With Moderately Elevated Cholesterol: A Case Report. (2019).

    9. Bosworth HB, et al., The importance of cholesterol medication adherence: the need for behavioral change intervention programs. (2018).

    10. Abdul-Rahman T, et al., Lipid Lowering Therapy: An Era Beyond Statins. (2022).

    11. Garattini L and Padula A, Cholesterol-lowering drugs: science and marketing. (2017).

    12. Schoeneck M and Iggman D, The effects of foods on LDL cholesterol levels: A systematic review of the accumulated evidence from systematic reviews and meta-analyses of randomized controlled trials. (2021).

    13. Welty FK, Dietary treatment to lower cholesterol and triglyceride and reduce cardiovascular risk. (2020).

    14. Kreisberg RA and Kasim S, Cholesterol metabolism and aging. (1987).

    15. Muldoon MF, et al., Effects of acute psychological stress on serum lipid levels, hemoconcentration, and blood viscosity. (1995).

    16. Diamond DM, et al., Dietary Recommendations for Familial Hypercholesterolaemia: an Evidence-Free Zone. (2021).

    17. Esan O and Wierzbicki AS, Triglycerides and cardiovascular disease. (2021).

    18. Hunter PM and Hegele RA, Functional foods and dietary supplements for the management of dyslipidaemia. (2017).


Advertisement
BROMELAİN: ŞAŞIRTICI SAĞLIK FAYDALARINA SAHİP ANANAS ENZİMİ
Bir mühendisle yaşamak
İklim Krizi ve Sağlığımız
Kadın Beyni-Erkek Beyni: Ne Kadar Benzer Ne Kadar Farklı?
Bağışlık Günclendirici Takviyeler Nelerdir?
Kore Tıbbının Dünü, Bugünü Ve Yarını: Bilimsel Bir Bakış
Süper Besinler (Bölüm 1)
Pestisitlerin Sağlığa Etkileri Nelerdir ve Pestisit Maruziyetini Azaltmak İçin Neler Yapılabilir?
Zayıflık Nedir/Ne Değildir Ve Sağlıklı Ağırlık Artışı Nasıl Olmalıdır?
Obezite Tedavisinde Kullanılan Bariatrik Cerrahi Türleri ve Diyetisyenin Rolü
Enerji Kaynağımız: Koenzim Q10
Polikistik Over Sendromu
Kişi İçin En İyi Besin Takviyesi Nasıl Seçilir?
D Vitamini ve İnsan Sağlığına Etkileri
Melazma (Gebelik Maskesi)
Maruldan Yüksek Katma Değer Eldesine 2 Örnek: Anne Sütü Arttırıcı Ya Da Ağrı Kesici Marul Özütleri
Sağlık Risklerinden Doğal Tedavi Yöntemlerine Kadar Kolesterol İle İlgili Bilmeniz Gereken Her Şey
Resveratrol: Sağlık ve Kozmetik Alanında Kullanımı
Küçük Evde Yaşamak
Evde çalışmak zor mu, kolay mı?
İdrar Yolu Enfeksiyonu Nedir? Belirtileri, Tedavisi Ve Bitkisel Destek Ürünleri Nelerdir?
Göz Alıcı Bakışlar: Göz Makyajı Ürünleri, Olası Sağlık Sorunları Ve Sağlığınız İçin Uzak Durmanız Gereken Tehlikeli İçerikler
Katarakt Nedir? Belirtileri Nelerdir Ve Nasıl Tedavi Edilir?
Kan Tahlilinde Yer Alan Parametrelerin Anlamı Ve Sağlığımız Üzerindeki Etkileri
Kemik Erimesi (Osteoporoz) Hakkında Merak Edilenler
Okul Çağındaki Çocukların Sağlıklı Gelişimi Ve Başarıları İçin Ebeveynlere Yönelik Bilimsel Öneriler
Topraksız Tarım: Geleceğin Sürdürülebilir Tarım Teknolojileri Ve Verimlilik Yöntemleri
Kreatin Nedir?
Hollywood Smile: Özgüven ve Işıltının Mükemmel Karışımı
Sağlık Turizmine Genel Bakış
Saç Ekimi
Alzheimer Hastalığı: En Yaygın Demans Türü ve Dünya’daki̇ En Yaygın Nörodejeneratif Hastalık
C Vitamini: Güçlü Antioksidan Ve Bağışıklık Destekçisi
Capvaxive: Pnömokok Aşı Yolculuğumuza Yeni Bir Silah Eklendi
Maymun çiçeği virüsü nedir? Nasıl bulaşır?
Tüp bebek / İn vitro fertilizasyon (IVF) nedir?
Son Kuş Gribi Salgını Pandemiye Dönüşebilir Mi?
Soğuk Algınlığı
Vitamin, Mineral Ya Da Elektrolit İçeren Besin Takviyeli İçecekler
NANOBOT İLAÇ TAŞINIMI İÇİN HEDEFE YÖNELİK STRATEJİLER
ANAFLAKSİDE DAHA PRATİK BİR SEÇENEK: NEFFY NAZAL SPREY
Güneşle Dost Kalın: Güneş Koruyucular Hakkında Her Şey
Gıda Takviyelerinin Doğru Kullanımı
Kara Mürver
Ateroskleroz (Damar Sertliği)
Hipertansiyon
Hamilelikte Sağlık
Çocuk Sağlığı
Probiyotikler
Afrika Sardunyası
Nöral Doku Mühendisliğinde Biyomalzemeler
Yapay Zeka
Epilepsi Hastalığı İle İlgili Bilmeniz Gereken Her Şey
Nanofiberler
Mikro İğneler
3-Boyutlu (3B) Biyobaskı Teknolojisi ve Biyoyazıcılar
Eczacılık İletişimindeki Dijital Uygulamaların Tıp Ve Sağlık Hizmetlerine Yansımaları
UYKUSUZLUK: MODERN DÜNYANIN SESSİZ DÜŞMANI
Baş ağrısına kuş uçuşu bir bakış
Saç Problemleri ve Çözümleri
Agmatinin Beyindeki Farmakolojik Önemi
HIV/AIDS
Öksürük
Kronik Stres ve Yorgunluğun Derinlemesine Analizi
Blefarit (Kirpik dibi iltihabı) nedir ve nasıl tedavi edilir?
Depresif Bozukluklar
Aromaterapi
Ağız ve Diş Sağlığı
Her Yönüyle Sedef Hastalığı
Ölçeğin Ötesinde: Obezitenin Karmaşıklığını Anlamak
Kanser Hakkında Genel Bilgilendirme
Yetişkinlerde Demir Eksikliği Anemisi
Kalp Yetmezliği İle İlgili Bilmeniz Gereken Her Şey
Diyabet
Crohn Hastalığı
Diyabet Tedavisinde Dünyanın En Uzun Etkili İnsülin Adayı: İnsülin Icodec
Büyük İlaç Şüpheciliği – Ne tüketiyoruz?
Cilt Sağlığı
Seboreik Dermatit
Akne Vulgaris
Deri Yaşlanması Ve Çay
Gebelik Öncesi Dönemde Beslenme
Obezite
Popüler Diyet Yanılgısı
Ağırlık Yönetiminde Fonksiyonel Gıdaların Yeri
Gıdalardaki Gizli Zehir Aflatoksinler
Enfeksiyon Hastalıklarına Karşı Savaşta Güçlü Bir Müttefik: Beslenme
Otizm Spektrum Bozukluğu ve Beslenme Sorunlarına Genel Bir Bakış